Tema Kids olarak geçtiğimiz aylarda düzenlediğimiz Doğa Kaşifleri Macera Programında edindiğimiz tecrübe ve hem çocukların hem de ailelerinin geri dönüşümleri tek bir şeyi işaret ediyordu; Doğada olmak çocuklar için kendilerini mutlu ve rahat hissettikleri, enerjilerini sonuna kadar kullanabildikleri ve çok kolay uyum sağladıkları bir yaşam şekli.

Bugün pek çok yetişkin böceklerden korkar, ağaç kabuklarına dokunamaz, yerde oturamaz. Çünkü şehir hayatı bizi doğaya karşı yabancılaştırmıştır. Ancak söz konusu çocuklar olduğunda durum tamamıyla farklı. Onlar küçük bir çekirgeyi çekinmeden tutabiliyorlar. Ağaçlara sarılmak, tırmanmak, kozalaklardan yaratıcı oyunlar, eylemler geliştirmek, yerlerde oturmak, yuvarlanmak doğallıkla sergiledikleri davranışlar olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü çocuklar, dünyaya geldiklerinde, şehir hayatı tarafından doğaya yabancılaştırılmadan önce, doğanın bir parçası olarak hareket etmek üzere kodlanmış olarak hayatlarına başlıyorlar. Onların aklına böceklerden, örümceklerden korkmak gelmez. Ağacın yapışkan sakızından rahatsız olmazlar. Esnek vücutları sayesinde yerde oturabilir, uzanabilir, toprağa bulanmaktan çekinmezler.

Tema Kids olarak ısrarla, tüm ailelerimize, çocuklarını mümkün olduğu kadar doğal ortama götürmelerini tavsiye ediyoruz. Ailece yapılacak birkaç saatlik doğa yürüyüşleri, doğru ekipmanla yapılacak doğa kampları, piknikler, çocuklara olduğu kadar yetişkinlere de çok iyi gelecek ve üstlerindeki negatif elektriği atarken, teknolojiden uzak, doğayla haşır neşir olarak kendilerine gelmelerine yardımcı olacaktır.

Avrupa yakasında, özellikle Çatalca-Kırklareli arasında kalan bölgede, bizlere yakın pek çok güzel doğal alan yer alıyor. Araba ile 1-2 saat ulaşım mesafesindeki bu noktalarda, gerçekleştirmek isteyeceğiniz aktiviteye bağlı olarak çeşitli programlar yapmanız mümkün.

Çocuklarınızla beraber, doğa gezisi ve onların gelişimini destekleyecek çeşitli aktivite yapabileceğiniz 5 hafta sonu doğal parkur önerisi:

1-İnceğiz Köyü, Kemal Sunal Mağaraları:

Çatalca'ya dört kilometre uzaklıkta olan köyün en ilgi çekici özelliği, hemen dışındaki kayalıklarda oyulmuş mağaraları. Kemal Sunal'ın birçok mağara sahnesi burada çekildiği için mağaralara yöre halkı Kemal Sunal Mağaraları diyor. Birkaç katlı olan mağaralar antik dönemde konut ve tapınak olarak kullanılmış. 9 ncu yüzyılda Cenevizlilerden kaldığı ifade ediliyor. Barınma amacı ile yapılan mağaralar, daha sonra ise kilise olarak kullanılmış. Bu amaçla kullanıldığı tavandaki haç işaretlerinden anlaşılmaktadır. Kayalara oyulmuş merdivenlerle katlar arasında bağlantı sağlanmış. Kayalığın çevresindeki patikalar sayesinde bütün katlarına çıkılabiliyor. Mağaranın önünden Karasu Deresi akıyor. Ayrıca yol boyunca yer alan köylerde, buz gibi suların aktığı piknik alanları mevcut.

2-Dupnisa Mağarası:

Kırklareli ili Demirköy ilçesinde bulunuyor İğneada'ya çok yakın olan mağaraya Saray üzerinden gidiliyor. Turizme açılıncaya kadar yarasaların önemli bir yaşam alanı olan mağara, içine yol yapılıp ışıklandırıldıktan sonra Yarasalar mağarayı terk ettiklerisöyleniyor. Ancak yine de ekosistem açısından önemli bir mağara. 2700 mtr’lik mağaranın 500 mtr.’lik kısmı ziyaret edilebilir durumda. Sonrası profesyoneldağcılık ekipmanı ve bilgisi gerektiren bir durumda. Mağara, alt ve üst mağara olarak ikiye ayrılıyor. Alt mağara çok uzun. Çok geniş bir girişi var. Ancak giriş tel örgüyle kapatılmış. Her şeye rağmen, her iki mağarada da görülecek çok önemli sarkıt ve dikitler var. İçeriye girerken üstünüze sizi serinlikten koruyacak bir şeyler giymeniz de fayda var. Özel aracınız yoksa bile Sarpdere Köyü’ne toplu taşıma ile ulaştıktan sonra, köyden kalkan minibüslerle gidebilirsiniz. Mağaranın önünde bir dere bulunuyor ve mola verip bir şeyler atıştırabilirsiniz. Yine civar köylerde de hem yeşillik alan hem de su kaynakları mevcut ve piknik için güzel ortamlar sağlıyor. İster kendi malzemelerinizle piknik yapabilir ister çeşitli tesislerin sunduğu imkanlardan faydalanabilirsiniz. Ancak bizim tavsiyemiz kesinlikle kendi pikniğinizi yapmanı olacaktır.

3-Uçmakdere:

Tekirdağ'dan sonra sahil yoluna girerek gidilir. Ganos Dağları eteğine kurulmuş eski bir köydür. Yol biraz bozuk olsa da jeolojik oluşumlar oldukça ilginçtir. İstanbul’a yakınlığı ve son derece güzel bir coğrafyaya sahip olması nedeniyle son yıllarda gezginlerin gözde noktalarından biridir. Bir zamanların en önemli şarap üretim merkezi olan köy, şimdilerde dinginliği yaşıyor. Şarap üretim az da olsa devam ediyor. Otantikliğini büyük ölçüde korumuş olan köyden tepelere doğru giden patikalarda keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz. Ayrıca sahilde kamp yapabilir, güzel bir haftasonu geçirebilirsiniz.

4-Mona Petra Kayalıkları:

Son nokta Kırklareli Istıranca Ormanlarında..Uçsuz bucaksız manzarayı seyrederken hayran kalmamanız imkansız. Mona Petra,bölgede yaşayan bir eşkiyaymış ve ismini bu bölgeye vermiş. Kimi kaynaklarda "Masal Ormanları" olarak adlandırıldığına da rastlayabilirsiniz. Yürüyüş için pek çok seçeneği olan Mona Petra Kayalıklarına geldiğinizde, neden buraya daha önce gelmemişiz diye üzülebilirsiniz. Ancak bu noktada trekking yaparken, kesinlikle uygun yürüyüş botu ve yürüyüş malzemeleri kullanmanızı öneririz. Doğa Kaşifleri eğitimlerinde hep belirttiğimiz gibi, doğada olmanın ilk koşulu doğaya uygun davranmaktır.

5- İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı:

3155 hektarlık Milli park alanı, İğneada beldesi sınırları içerisinde yer almaktadır. İğneada, Marmara Bölgesi, Kırklareli İli Demirköy İlçesine bağlı, Bulgaristan ile sınırı olan bir sahil kasabasıdır."LONGOZ" tipi ormanlığın dünyadaki 3 örneğinden biri İğneada ve Kıyıköy sahil şeridi ormanlıklarıdır. Longoz (Su basar) tipi ormanlık alanı; kışları sularla kaplanan ormanlık alandır. Dünya da Amazon, Afrika Kongo Havzası ve İğneada da bulunmaktadır. Yıldız (Istranca) Dağlarından Karadeniz sahillerine doğru akan derelerin taşıdığı alüvyonların birikmesi ve mevsimsel olarak sular altında kalması sonucunda bu longoz ormanları oluşmuştur. Gün geçtikçe doğal pek çok ortamın tahrip edilmesinden nasibini almaya başlamıştır. Çocuklarınıza, dünyada az sayıda olan bu çok kıymetli doğal oluşumu mutlaka göstermeniz gerektiğini düşünüyoruz. Ulaşımı çok kolay olan İğneada’ya mutlaka gitmenizi ve çocuklarınızı bu doğal ortam ile tanıştırmanızı tavsiye ederiz.

Kısa bilgilerini paylaştığımız bu 5 parkur hakkında daha detaylı bilgiyi internetten edinebilir, yola çıkmadan önce detaylı gezi planınızı yapabilirsiniz. Keyifli geziler :)

Kaynaklar:

www.gezmelerdeyim.com

www.yolacikmali.com

www.milliparklar.gov.tr

www.trakyagezi.com

www.ekoturizmgrubu.org