Tema Eğitim Kurumları temel eğitimde mükemmeli arayış mottosuyla 2013 yılında Beylikdüzü beykent'te kuruldu. Anaokulu ve ilkokul düzeyinde en iyi okul olma hedefi ile kurulan tema Beylikdüzü Büyükçekmece Esenyurt başta olmak üzere İstanbul'un en gözde okullarından biri haline geldi. Çocuk odaklı şeffaf saydam ve kaliteli eğitimiyle Montessori eğitimi de veren tema bölgedeki okullar arasında özellikle bir eğitim programına sahip. Tek katlı depreme dayanıklı binaları ve büyük bahçeleri ile en iyi okullardan biri olarak gösterilmektedir Beylikdüzü ve Büyükçekmece bölgesinde. Anaokulu ve ilkokul süreçlerine bütünsel bir yaklaşımla eğilen tema okulları tema İlkokulu tema Anaokulu ve tema Kids olmak üzere 3 ayrı kurum olarak Beylikdüzü Büyükçekmece bölgesinde hizmet vermektedir. Tema çocuklarının güvenlik hijyen temizlik ve konforunu her şeyden önce tutan tema okulları çocuklara spor bale satranç yaratıcı drama açık havada doğada oyun oynama gibi özellikli uygulamalı eğitimleri hayata geçirmektedir. Anaokulu ve ilkokul seviyesindeki çocukların sosyal ve duygusal gelişimleri yanında akademik başarılarını da önemsemektedir. Tema okulları Beykent kampüsü Beylikdüzü Büyükçekmece ve Esenyurt bölgelerindeki çocuk başına en büyük bahçe oranıyla en iyi okullar arasında yer almaktadır. TEMA Anaokulu tema İlkokulu ve tema Kids olarak küçük çocukların ebeveynli oyun gruplarından Anaokulu eğitimine radan da İlkokul eğitimine kadar bütünsel bir yaklaşım ile eğitim vermektedir.
Tema Anaokulu ve İlkokulu Beykent Kampüsü
Anaokulu ve İlkokul Eğitimine Bütünsel Bir Yaklaşım
Doğanın Kanunu: Ağaç Yaşken Şekil Alır!
Küçük yaşlar, bir ömür boyunca kullanacağımız, bizi biz yapan çok önemli yaşam becerilerinin ve değerlerin kazanıldığı özel bir dönem. Bunları çocukluk döneminde kazanamaz, yerli yerine oturtamazsak ne yazık ki bir ömür boyunca bir daha yapamıyoruz...
Doğanın Bize En Değerli Armağanı: Mucizevi Gelişim Yılları
Son yıllarda yapılan araştırmalar bir kere daha gösteriyor ki, çocuklar doğumdan itibaren yaklaşık 8-10 yaşa kadar sürecek, doğanın bir hediyesi olan ve hayatlarında sadece bir kere yaşayacakları muhteşem bir gelişim dönemi geçiriyorlar. Mucizevi Gelişim Yılları olarak adlandırdığımız bu dönemde fiziksel, zihinsel, sosyal, duygusal ve benzeri tüm alanlarda eşi benzeri olmayan bir hız ve yoğunlukta gelişiyorlar. Merhameti, empati kurmayı, sorgulamayı, paylaşmayı, mücadele etmeyi, problem çözmeyi, düştüğü zaman tekrar kalkıp devam etmeyi hep bu süreçte öğreniyorlar. Bir ömür boyu ihtiyaç duyacağımız temel yaşam becerilerini çocuklar bu dönemde geliştiriyor. Yani bir anlamda insan olmanın temelleri bu dönemde atılıyor.
Doğanın bize sunmuş olduğu bu mucizevi gelişim yıllarının eğitim sistemimizde karşılığı okul öncesi ve ilkokul dönemine denk geliyor. Dünyada eğitimle başarıyı yakalamış ülkeler bu büyük sırrı keşfetmiş ve eğitim sistemlerini bu döneme göre yeniden tasarlamışlar. Mucizevi gelişim yıllarında çocuklara doğal öğrenme ortamları sunan ve onların bu eşsiz süreçte gelişimlerini destekleyen bu ülkeler, yetiştirdikleri kaliteli insan gücüyle bugün diğer ülkelere fark atıyorlar. Finlandiya, Japonya ve Danimarka gibi bu alanda zirveye oynayan ülkelerde çocuklar 8-10 yaşına kadar arkadaşları ile bol bol oyun oynuyor, mümkün olduğu kadar çok açık havada zaman geçiriyor, her fırsatta hareket ediyor, müzik ve sanatla uğraşıyor, zamanlarını kendilerini ve çevrelerini tanımak ve ilişki kurmakla geçiriyorlar.
Bu sistemler küçük yaş okullarında çocukların doğuştan gelen muazzam merak duygusu ve yaratıcılık kapasitesini sağlıklı bir öğrenme ortamında destekliyorlar. Çocukların önce kendilerini, duygularını, ilgi alanlarını kısaca potansiyellerini keşfetmelerini, aynı zamanda çevreleri ile sağlıklı sosyal ilişkiler kurmalarını sağlıyorlar. Yani, bireyin inanılmaz hızlı gelişim sağladığı bu mucizevi dönemi en doğru şekilde kullanıyorlar. Bu ülkelerin çocukları okul öncesi ve ilkokul döneminde sınavlar ve sorularla boğuşmak yerine, spor yapmayı, odaklanmayı, kendi işini görmeyi, neden ve nasıl sorularını günlük hayat içerisinde sormayı bir hayat rutini haline getiriyorlar. Bu tür yaşam becerileriyle küçük yaşlardan itibaren tanıştıkları için bunları kolaylıkla içselleştiriyor, kişilikleri bu doğrulara göre şekilleniyor. Bütün bu temel gelişimlerini sağlıklı bir şekilde küçük yaşlarda tamamlamalarının ardından sınavlara başladıklarında, hem düzgün bireyler oluyorlar hem de başarıdan başarıya koşuyorlar.
Özetle, anaokulu ve ilkokula bütünsel yaklaştıkları, küçük yaştan itibaren eğitime büyük önem verdikleri için hem mutlu hem de başarılı çocuklar yetiştiriyorlar. Onlar bu dönemde okulu ve okumayı sevdirip, merak etmeyi, soru sormayı, öğrenmeyi teşvik ederken, biz ise ezber bilgi ve sınav odaklı eğitim sistemimizle çocuklarımızı ne yazık ki bütün bunlardan soğutuyoruz.
Peki, Bizim Çocuklarımız için Neden Olmasın?
Dünya çapında başarılı olmuş eğitim sistemlerinde okuyan küçük yaşlardaki çocukların okul bahçelerindeki kahkahalarla çınlayan mutlu atmosferlerine defalarca şahit olan kurucu ekip, böyle bir eğitim modelini benimsemiş bir okulu bizim çocuklarımız için hayata geçirmeye karar verirler. Beykent'te 2013 yılında kurulan bu ilk projede öncelikli hedef mucizevi gelişim yıllarına odaklanmak olduğu için bu çalışmada sadece anaokulu ve ilkokul kademeleri yer alıyor. Evet doğru, bu kampüste ortaokul ve lise yok. Yani, bu okulun en büyükleri, ağır abi ve ablaları ilkokul 3. ve 4. sınıflar. Ortaokul bölümü olmadığı için en büyükler onlar! Bu okulda küçük çocuklar ortaokul ve liseli ergenliğini yaşayan büyükleri arasında ezilmiyor. Büyüklerin kocaman kampüsünde kaybolmuyor.
Bütün bunların Tema Çocuklarındaki karşılığı ise şöyle: Bir yandan okul başkanlığı seçiminde büyükler olarak genellikle onlar aday oluyorlar. Öte yandan, küçük kardeşlerine hikaye kitabı okumak ve onlara etkinliklerde yardımcı olmak da bir yandan büyüklerin sorumlulukları arasında. Anlayacağınız, okulda yetki ve sorumluluk dengesi gözetiliyor ☺ Yeri gelmişken en çok sorulan sorulardan birini hemen cevaplayalım. İlk 10 yıllık bu birikimden sonra koşulları uygun olan yeni kampüslerde ortaokul da yer alacak.
Okul öncesi gibi ilkokul döneminde de çocuklarımız hala sosyal ve duygusal açıdan yoğun bir gelişim gösteriyorlar. Bir an için 5 yaştan 1. sınıfa geçen çocuklarımızı gözünüzde canlandırın. Hala ürkek ve güven arayan gözlerle çevrelerine bakan çocuklarımız, hassas ve kırılgan oldukları bu süreçte sevgi ve desteğe ihtiyaç duyuyorlar. Kendilerini rahat hissettikleri bir ortamda çocuklar çevreleriyle daha açık ve kolay bir şekilde bağ kurabiliyor. Her şeyden önce sağlıklı bir bakış açısıyla yaklaşılması gereken bu yaş dönemlerinde, öncelikle birer birey olarak onları güçlendirip, kendi ayakları üzerinde durmalarını sağlamalı, içlerindeki potansiyeli keşfetmelerine destek olmalıyız. Ancak bundan sonra, "başa çıkabilmeyi" öğrendikleri zaman, sınavlar ve akademik başarı gibi zorlu alanlarla tanıştırabiliriz. Tıpkı bu konuda diğer ülkelere fark atan doğru örneklerde olduğu gibi.
Son olarak, anne babalar olarak şu gerçeği gözden kaçırmamalıyız: Bugünkü sorunlu eğitim sistemimiz içerisinde, ebeveynlerin çocuklarının gelecekte dönüşecekleri yetişkin halleri için bugünden bir şeyler yapabilecekleri son aşamadır ilkokul yılları. Sonrasında başlayacak sınav telaşı ve baskısı altında bireysel beceri ve karakter gelişimi açısından artık ne yazık ki çok geç olacak. Kabaca ilkokul yıllarının sonuna kadar adaleti, hoşgörüyü, yardımlaşmayı, sorumluluklarını veya dürüstlüğü içselleştirmemiş birinden 20’li yaşlarda bunları geliştirmesini boşuna beklemeyin.
Çocuklukta Nasıl Başlarsa Gerisi De Öyle Devam Ediyor
Tema Eğitim, küçük yaş eğitimi ile ilgili bütün bu evrensel doğrulardan hareketle ülkemizde bunu başarmak amacıyla kuruldu. İşte bu nedenle 10 yılı aşkın bir zamandır özgün eğitim modeli içerisinde Görgü Kuralları ve Nezaket, Permakültür ve Ekoloji, Çocuklar için Felsefe, Marangozluk ve El Becerileri, Mahremiyet, Okulda Bir Gece, vb. gibi birçok uygulamayı küçük yaştan itibaren çocuklarla tanıştırıp, günlük yaşamları içerisinde normalleştirmelerini ve zamanla bu kazanımları içselleştirmelerini hedefliyor.
Mucizevi gelişim yıllarına odaklanmış bu eğitim modeli ile Tema Çocuklarının öncelikle kaliteli birer birey olma yolunda en temel karakteristik özellik ve becerileri kazanmaları amaçlanıyor. Ayrıca, doğuştan gelen merak duyguları, yaratıcılık ve muazzam öğrenme potansiyellerini en doğru şekilde destekleyip, potansiyellerini keşfetmeleri için okul onlara rehberlik ediyor.
Unutmayın: Doğumdan itibaren 8-10 yaşa kadar sağlıklı bir gelişim süreci geçirenler, yani temeli sağlam olanlar, bir ömür boyu bu kazanımların karşılığını görüyor. Bu süreçte gelişimlerini yeterince tamamlayamayanlar, zorlu ve travmatik izler alanlar, ne yazık ki bir ömür boyunca bunlarla uğraşıp duruyor. Yetişkinlik döneminde başa çıkamadığımız sorunlarla ilgili olarak uzmanların “çocukluk dönemini, yaşanmış travmaları” sorgulaması işte tam olarak bu yüzden. Böyle zamanlarda duyduğumuz “Çocukluğuna inmek lazım” tabiri bu duruma gönderme yapıyor. Özetle, çocuklukta nasıl başlarsa gerisi de öyle devam ediyor. Mutlu bir çocukluk dönemi mutlu bir yaşam için en büyük bir şanstır.
BU BAŞLIKLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
BU BAŞLIKLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:BU BAŞLIKLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
Tema Eğitim Kurumları temel eğitimde mükemmeli arayış mottosuyla 2013 yılında Beylikdüzü beykent'te kuruldu. Anaokulu ve ilkokul düzeyinde en iyi okul olma hedefi ile kurulan tema Beylikdüzü Büyükçekmece Esenyurt başta olmak üzere İstanbul'un en gözde okullarından biri haline geldi. Çocuk odaklı şeffaf saydam ve kaliteli eğitimiyle Montessori eğitimi de veren tema bölgedeki okullar arasında özellikle bir eğitim programına sahip. Tek katlı depreme dayanıklı binaları ve büyük bahçeleri ile en iyi okullardan biri olarak gösterilmektedir Beylikdüzü ve Büyükçekmece bölgesinde. Anaokulu ve ilkokul süreçlerine bütünsel bir yaklaşımla eğilen tema okulları tema İlkokulu tema Anaokulu ve tema Kids olmak üzere 3 ayrı kurum olarak Beylikdüzü Büyükçekmece bölgesinde hizmet vermektedir. Tema çocuklarının güvenlik hijyen temizlik ve konforunu her şeyden önce tutan tema okulları çocuklara spor bale satranç yaratıcı drama açık havada doğada oyun oynama gibi özellikli uygulamalı eğitimleri hayata geçirmektedir. Anaokulu ve ilkokul seviyesindeki çocukların sosyal ve duygusal gelişimleri yanında akademik başarılarını da önemsemektedir. Tema okulları Beykent kampüsü Beylikdüzü Büyükçekmece ve Esenyurt bölgelerindeki çocuk başına en büyük bahçe oranıyla en iyi okullar arasında yer almaktadır. TEMA Anaokulu tema İlkokulu ve tema Kids olarak küçük çocukların ebeveynli oyun gruplarından Anaokulu eğitimine radan da İlkokul eğitimine kadar bütünsel bir yaklaşım ile eğitim vermektedir.