Eğitim sistemimiz LGS, YKS, ÖSS, ÖYS, TYT, AYT, vb. gibi adı sürekli değişen 3 harfli lise ve üniversiteye giriş sınavlarının üzerine kurgulanmış durumda. Eğitim denince aklımıza öncelikle bu 3 harfli sınavlar geliyor. Böyle olunca da, sınav başarısı kaygısı okulların ve ailelerin üzerinde çok yoğun bir baskı oluşturuyor. Bu nedenle sınavlara hazırlık süreci ilkokul dönemine kadar inmiş durumda.
Hatta özellikle son yıllarda, bazı okullar çocuklara 5 yaşta okuma yazma öğreterek, ilkokul 1. sınıf itibariyle yavaş yavaş testler ile tanıştırmanın derdinde. VE BUNLARIN HİÇBİRİ ÇOCUKLARIN BU DÖNEMDEKİ PEDAGOJİK GELİŞİMİ VE DOĞANIN DOĞRULARI İLE UYUŞMUYOR. Zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimin önemi ve yaşam üzerindeki etkisi göz ardı ediliyor.
Peki ya sonuç? Yıllardır bıkmadan usanmadan uyguladığımız bu eğitim sistemiyle, 20 yıldır uluslararası değerlendirmelerde bırakın liste başına yaklaşmayı, OECD ülkeleri ortalamasının bile her zaman altındayız. Dokunduğumuz her yerden bilgi fışkıran günümüzde, eskiden olduğu gibi çocuklarımızı ezber bilgi ile doldurmaya değil, bunları analiz edecek, doğruyla yanlışı ayıracak düşünsel yaşam becerilerine sahip gençleri yetiştirmeye ihtiyacımız var.
Ve yine başa dönüyoruz: SORGULAMA, YARATICI DÜŞÜNME, KIVRAK ZEKA gibi KAVRAMLARIN TEMELLERİ ANAOKULU ve İLKOKUL YILLARINDA ATILIYOR.
Özetle, sınavlara erkenden hazırlanmaya başlayalım derken, hem sınavlarda dökülüyoruz hem de farkına bile varmadan çocuklarımızın en değerli gelişim yıllarını boşa harcıyor, onların geleceğinden çalıyoruz. Bu aşırı sınav odaklı anlayış erken çocukluk döneminden itibaren çocuklarımızın, gençlerimizin ve neticede toplumun gelişimini olumsuz yönde etkileyen bir hale geldi.
Bugün ülkemizde sınav gerçeğine kayıtsız kalmak mümkün değil. Sınavlar konusu bir gecede çözülebilecek bir sorun da değil ne yazık ki. Bu durum uzun vadede yapısal reformlar ile çözülebilecek bir mesele.
Ancak unutmayalım, uluslararası sınavlarda ortalığı kasıp kavuran Finlandiya, Japonya gibi ülkelerde de ortaokul ve sonrasında sınavlar var. Onlar sadece doğru olanı doğru zamanda yapıyorlar. İlkokul sonuna kadar hiç acele etmeden geleceğin yetişkinlerini zihinsel sosyal ve duygusal olarak şekillendiriyor, bu gelişimi tamamladıktan sonra sınav dünyasına sokuyorlar.
Biz de, eğitim zincirinin ilk halkalarında yapacağımız belli başlı bazı düzenlemelerle, çocuklarımızın insan olmayı öğrendikleri en temel gelişim yıllarını sağlıklı bir şekilde yaşamalarına ve böylece çok daha iyisini yapabilmelerine fırsat verebiliriz. Sadece doğru adımları doğru zamanlarda atalım. Hepsi bu!
Instagram Orijinal Yayın Linki: https://www.instagram.com/temakids/p/C2aP2Oxtaox/
Kaynak: "TEMA: Türk Eğitim Sisteminde Dönüşüm için ANAOKULU-İLKOKUL Odaklı Örnek Bir Model.